Irmak olup akın ey şiirlerim!
Akın, suyunuz çoğala çoğala!
Acı içinde kanayan kalplerin,
Yalpalayan susamış gönüllerin,
Pınarı olun, su verin onlara!
Akın, suyunuz çoğala çoğala!
Acı içinde kanayan kalplerin,
Yalpalayan susamış gönüllerin,
Pınarı olun, su verin onlara!
Işıktan gagası suyunuza dalsın
Kartal, pisliklerden uzakta dursun
Dalgaların tuhaf çağıltısında,
Kuş seslerine, şarkılarına
Meleklerin ilahisi karışsın!
Kartal, pisliklerden uzakta dursun
Dalgaların tuhaf çağıltısında,
Kuş seslerine, şarkılarına
Meleklerin ilahisi karışsın!
(1942) Victor Hugo
https://aksam-p.mncdn.com/f3/mutlukahvalti18.mp4***********************
KADlNA
Eğer kral olsaydım.! Çiğneyerek tahtımı
Memleketin halkını dizlerine sererdim.
O kuvvetli hükmümle bütün tacı tahtımı
Bir tek bakışın için sana feda ederdim.
Memleketin halkını dizlerine sererdim.
O kuvvetli hükmümle bütün tacı tahtımı
Bir tek bakışın için sana feda ederdim.
Eğer Allah olsaydım.! O heybetli, o derin
Kainatın, semanın, denizlerin, her yerin
İrademin önünde eğilen meleklerin
Sevgilim bir busene hepsi senindir derim
Victor HugoKainatın, semanın, denizlerin, her yerin
İrademin önünde eğilen meleklerin
Sevgilim bir busene hepsi senindir derim
********************
AŞK NEDİR
*Şarabım aşk ateşidir,hele onun eliyle sunulursa öyle bir ateşe odun kesilmezsen yaşamak haram olur sana.
*Söz dalga dalga coşmada amma onu dudakla,dille değil,gönülle canla anlatman daha iyi.
*Aşk nedir,bilmiyorsan gecelere sor,şu sapsarı yüzlere,şu kupkuru dudaklara sor.
*Su nasıl yıldızı,ayı aksettirir,gösterirse bedenler de canı,aklı bildirir,gösterir.
*Can,aşktan binlerce edep öğrenmede,öylesine edepler ki mekteplerde okunup öğrenilmesine imkan yok.
*Gökyüzünde,yıldızlar arasında parlak ay nasıl görünürse aşık da yüzlerce kişi arasında öyle görünür,o göründümü herkesin parlaklığı söner.
*Akıl bütün gidilecek yolları bilse bile,gene aşk yolunu bilemez,şaşırır kalır.
Mevlana Celaleddin Rumi*Söz dalga dalga coşmada amma onu dudakla,dille değil,gönülle canla anlatman daha iyi.
*Aşk nedir,bilmiyorsan gecelere sor,şu sapsarı yüzlere,şu kupkuru dudaklara sor.
*Su nasıl yıldızı,ayı aksettirir,gösterirse bedenler de canı,aklı bildirir,gösterir.
*Can,aşktan binlerce edep öğrenmede,öylesine edepler ki mekteplerde okunup öğrenilmesine imkan yok.
*Gökyüzünde,yıldızlar arasında parlak ay nasıl görünürse aşık da yüzlerce kişi arasında öyle görünür,o göründümü herkesin parlaklığı söner.
*Akıl bütün gidilecek yolları bilse bile,gene aşk yolunu bilemez,şaşırır kalır.
**********************************
Aşk Ve Aşık
Her kimin yakası bir aşktan dolayı yırtılmışsa, o hırstan ve ayıptan tamamıyla temizlenmiştir. Kimde aşk endişesi yoksa o kanatsız kalmış bir kuş gibidir, vah ona! Ey bizim sevdası güzel aşkımız; şad ol! .. Toprak beden, aşktan dolayı göklere çıktı; dağ (bile aşktan) oynamaya başladı, çevikleşti. Yemyeşil aşk bağının sonu, ucu-bucağı yok; orada gamdan ve neşeden başka ne meyveler var! Aşk davaya benzer; cefa çekmek de şahide. Şahidin yoksa davayı kazanamazsın ki! Her ne kadar dille anlatmak aydınlatıcı ise de dile (gelmeyen) aşk, daha parlaktır. Aşk seçkin erler için gemiye benzer. Gemiye binen kişinin bir afete uğraması nadirdir, çoğu zaman kurtulur. Aşkın yüzlerce nazı, edası, ululuğu var. Aşk, yüzlerce nazla elde edilebilir.
Aşk vefakâr olduğu için vefakâr olanı satın alır. Vefasız adama bakmaz bile. Aşkın beş yüz kanadı vardır. Her kanadı, arştan yer altına kadar bütün kâinatı kaplar. Aşk, denizi bir çömlek gibi kaynatır; aşk, dağı kum gibi ezer, eritir. Aşk, gökyüzünü çatlatır, yüzlerce yarık açar; aşk, sebepsiz yeryüzünü titretir. Temiz aşk, Muhammed’le eşti. Allah aşk yüzünden ona “Sen olmasaydın...” dedi. Hâsılı o, aşkta tekti. Onun için Allah, peygamberler içinden O’nu seçti. Gönüllerin dönüşünü aşktan bil. Aşk olmasaydı dünya, donar kalırdı. Bu dünya pazarında sermaye altındır; o dünyada ise aşk ve iki ıslak göz. Zahirî güzelliğe ait bulunan aşklar da aşk değildir; onlar sonunda bir utanç vesilesi olur. En güzel olan Allah aşkından başka ne varsa can çekişmeden ibarettir...
Âşıklık, gönül iniltisinden belli olur; gönül derdi gibi bir dert yoktur. Âşığın hastalığı diğerlerinden farklıdır; aşk, Hak sırlarının usturlâbıdır. Âşıklar ferahlık kadehini, sevgililerin eliyle öldürüldükleri zaman içerler. Dirhem vermek cömert kişiye lâyıktır. Can vermek de esasen âşığın vergisidir. Âşık, aşk diyarında ne söylerse söylesin, ağzından aşk kokusu duyulur. Âşıkların varlıkla işi yoktur; âşıklar, kârlarını sermayesiz elde ederler. Âşıklar, yoklukta çadır kurarlar; onlar, yokluk gibi bir renktedirler, bir tek ruhları vardır onların! Âşıklara sevgilinin güzelliği müderristir; defterleri, dersleri, meşkleri de onun yüzü! Aşk, âşıkların vücudunu inceltir, zayıflatır; sevgililerin vücutlarınıysa güzelleştirir.
Âşık, başını verince akıl kalır mı gayri? Her şey helâk bulur, yalnız O’nun hakikati kalır. Kul, daima elbise, vergi diler; âşığın elbisesi ise daima sevgilinin cemalidir. Şeytan bile âşık olsa topu çeler; bir Cebrail kesilir, şeytanlığı ölür. Aşk, kimseye niyazı ve ihtiyacı olmayan Allah’ın vasıflarındandır. Ondan başkasına âşık olmak, geçici bir hevestir. Çünkü mecazi aşk, altınlarla bezenmiş bir güzelliktir. Görünüşü nurdur, fakat içi dumandır. Nur gitti de dumanı meydana çıktı mı mecazi aşk, derhal soğur; donar kalır.
Mevlana Celaleddin RumiKayıt Tarihi : 23.1.2017 11:56:00
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder