19 Nisan 2016 Salı

güle güle otursunlar işte benimde özlemim biraz duygulandım KEŞKE BENİMDE KEÇİ DAMI EVİM OLSAYDI

TEBESSÜM
Müvekkilimin  size  kırılmış  bir  şişe  ile  saldırdığını  söylediniz  dedi,  Savunma  avukatı,
__ Peki  sizin  elleriniz  boşmuydu?
''Hayır''  dedi  davacı,Benim  ellerimde'  de   sanığın  karısı  vardı, 
Kadın  yatakta  iyi  ama   kavgada  kırık  şişe  kadar  kadar  işe  yaramıyor   :)))))))
*********************
DÜNYADA  KEŞKE  BU  KADARCIK  BİR  MEKANIM  BAŞIMI  SOKACAK  BİR  EVİM  OLSAYDI   KANSERLE  UĞRAŞIRKEN  EŞİMİN  HASTANE  MASRAFLARINI  VE  4  EVLADIMIN  10   14   17  18     19  YAŞLARINDA  OKUYAN   ÇOCUKLARIMIN  masrafları   gıdaları  ev  kirası   elektrik  ((8 yetiştiremedim   diye  9 ay  elektriğimiz  Kesik  çocuklarım  derslerini  gündüz   yaptılar   akşamda  mum  ışığında  oturduk  sonra  gittim  tek  meğerse  elektriğim  kesik değilmiş   ALLAHIN  kahretecesi  ev  sahibinin  oğlu  karşımızda  oturuyordu  pislik  kesmiş  :((   kendim  birikimimi  arabayı  arsamı   eşimin  hindistandan  böbrek  getirttiğim  için  mecburen  harcadım  çocuklarımın hayat  sigorta  paralarını  çektim  hergün  eşime  üç  defa  kan  almak  zorundaydım   ve  aksarayda  şehreminide  kahvelerden  kan  rica  ettim  allah  razı  olsun   hergün  65milyon  lira  hastane  masrafı  kan   almak  zorunda  idim   aksaraydan  ofisten  çıkıp  halıcıoğluna  2 ay  yürüyerek  gittim  karanlıktan  korktuğum  için  edirne  kapı  harabelrine  gelince  korkuyla  koşabildiğim  kadar  hızla  koşardım  haliç  köprüsüne  çıkana  kadar  köprü  trafiğinde  yürürdüm   :(    ve  elimde  ne  toplu  paramız  ne arabamız  ne  arsam ne  ne takılarım  kalmadı  eşimi  5 yıl  baktırdım  samatya  sigortaya  yatırana kadar  çapada  hasekide  ve  örnoron  kliniğinde  tedavisi  paralı  yapıldı  sonra  yanımda  çalışıyor  gösterip  samatya  ssk  ya  yatırdım  ama  oradada  masraf  oluyordu  ve  gündüz  5  e kadar  kızım  yanında  duruyordu  işten  çıkıp  ben  sabaha kadar  kalıyordum  kızım  eve  gidip  kardeşlerini  doyuruyordu.   göz  yaşlarımı  hiç  kimse  görmedi  çocuklarımın  başına  hiçkimse  gelip  kalmadı   ((babamı  erken şehit  verdim  annemde  erken  öldü   ve  zor  durumda kalınca  hiç kimse  yoktu  yanımda   eşim 16  kardeşti  bir  gün  gelip  yanında  kalan  olmadı  buna   hastane  doktorları  şahittir   beni  odalarında   kapatıp  biraz  uyusun  derlerdi   ve  bana  şimdi  hiç kimse  öyle  böyle  demesin   eşşek  gibi  koşuyordum  iş  hastane  ev,   yemek  yemeden akşamı  ettiğim   çok  bayıldığım  zamanlar  oldu  ama  4 çocukla  istanbulda  mücadelem   çevremdekileri   şaşırtmıştır  yol  paramın  olmadığı  için  diğer  mdür  arkadaşım  patronları  uyarmış   gururunu  kırılmasına  izin  vermez    demiş  ödül açtılar  ve  elmde  okadar  ağır  evrak çantasıyla   yorulduğumu  anlamadan  koşturup   MAVİ  KART  vardı  o zamanlar    İETT  Kartı  verildi    yol  param  hafifledi  diye  sevinmiştim  akşama  çocuklara  ekmek  götürmek  zorundayım  diye  çook  aç  kalıp   para  harcamadığım  günler  oldu   sonra   küçük  oğlumu  söz  vermiştim  ya  VATAN  LİSESİNE  YADA  PERTEVNİYAL  e  yazdıracağım  diye  ama   okullar  açılmış   oğlum  beni  arıyor  anne  ben  okula  gitmiycemmi  diye   ve  o  acımı  anlayan  olumuki   tama  oğlum  kayıtlar  başlasın  dedim  çocuk  annecim  okullar  açılalı  25  gün  oldu  demezmi   çocuğu  sakince  söz  verip  kapattım  haykıra  haykıra  hastanenin  bahçesinde  ağladım   ve  isyan  ettim   ALLAHIM!   NE  İSTİYORSUN  BENDEN!   HANİ  HEP  YANIMDAYDIN   BEN  NE  YAPACAĞIM  DİYE   sonra  semtimizdeki  Hasköy  lisesinin  müdürünü  aradım    o  hemen  yolla  bana  dedi  çok  üzüldüm  sakın  üzülme  ben  kayıt  ederim  dedi  velisi  o  oldu  oğlum  o  gün  normal  liseye  başladı     şimdi  10 bin  liraya   ev  yapmışlar  bu  insanlara  çok  imrendim  keşke  bende  bir  odacık  ve  bir mutfak  bile  olsa  yapabilseydim    64  yaşındayım  nasıl  acılara  dayandı  bu  yüreğim?   nasıl  iki  kızımı  edebiyle  iş  sahibi  yaptım okuttum  alnının  akıyla  evlendirdim   oğlum  büyüğüm  şırnakta  cudi  dağlarında  günlerce  haber  alamadığım  bir  askerdi  havacı  komando   çok  şükür  ölmedi  hafif yaralandı   sağ salim  döndü    küçük  oğlum  tankçı  oldu   amasya  sonra  trakyada  görev  yaptı  sınırda    şimdi  hepsi  evli  6  torunum  oldu   onları  ne  arsız  ne  hırsız  ne  kötü  ahlaksız  etmeden  okutup  iş  sahibi  olmalarına  evlendirip   yuva  kurmalarına  tek  başıma  köpek  gibi  çalışarak   başardım  ama  kanser  kolon  ve  rahim   içimde  ne  varsa  aldılar   sonra  koah  fısfıslarla  oksijenle   ilaçlarla   tansiyor  kalp   anjiyo  şeker  derken  ben  YAŞADIMMI??  BİLEMİYORUM    işte  böyle  eşimi  sevdim  nurlarda  yatsın   onuda   erken  kaybettim   47  yaşında   toprağa  verdim  çocuklarının  ne  iş  sahibi  ne  evlilik  ne  asker  olduklarını  göremedi  :(   torunlarını  da öyle   HER ZAMAN  DEDİĞİM  BİR  ŞEY  VARDIR   RABİM  BENİM  HER ZAMAN  YANIMDA  HİÇ  KİMSEM  YOKTU    ŞÜKÜRLER  OLSUN   PEKİ   BU   PARA  HIRSI   İLE  GÖZLERİ  DOYMAYANLAR   İNSANLIĞINI  UNUTANLAR    HALKIN  İÇİNDE  NE  DRAMLAR  YAŞANDIĞINI   BİLENLER  BİLMEYENLER  ACABA  VİCDANEN  RAHATLARMI?    ALDIĞIM  ÜÇ  KURUŞ  MAAŞLA  KİRA  VE  FATURLARALAR    ÖDEMEYE  ÇALIŞIYOR  GEÇNMEYE  ÇALIŞIYORUM    o kadar  adaletsiz  bir  dünya  olduki   inanamıyorum   allahım   bunlar  nasıl  bu  kadar   mal mül  para  sahibi  oluyorlar   diye   allah  nerede  gerçekten  dürüst  böylesi  acılar  yaşayanlar  varsa   yardım  etsin   işte  bir anda  yazmak  geldi  içimden    güle  güle  otursunlar   
10 bin liraya kendi evlerini yaptılar
Tolga Demirel, eşi Ayşegül ve kızları Maya'nın yaşamları; mayıs ayından itibaren kendi inşa ettikleri bu 'kutu ev'de geçecek. Bu fikri 2011'de bulan ve 5 yılda hayata geçiren Tolga Demirel, evin yapım aşamasını Hayalimbiciftlik.com sitesine anlattı.
Kırsala yerleşmeyi düşünen hemen herkesin kafasında kendi evini yapma fikri var. Yıllarca reklam ve moda sektöründe çalışan Tolga ve Ayşegül Demirel çifti ise bu hayallerini gerçeğe dönüştürmeyi başardı. Ve 4 yaşındaki kızları Maya ile birlikte bir dağ evine yerleşmeye karar verdiler.
10 BİN LİRAYA ÇIKTI
Aylarca kendilerine ait bir düzeni nasıl kuracaklarını düşündüler, araştırdılar. Ve izmir'in Bayındır ilçesine bağlı Sarıyurt Köyü'nde karar kıldılar. Ve kendi elleriyle kendi evlerini yaptılar... 10 bin TL'ye mal ettikleri kutu evlerinde mayıs ayından itibaren yaşamaya başlayacak olan çift, İstanbul'da bulunan evlerinden gelen kira geliri ve arıcılıkla geçinmeyi planlıyor. Evlerinin çevresinde bulunan incir ve ceviz ağaçlarının mahsüllerinin bir kısmını da satmayı düşünüyorlar.
Yapı ressamlığı mezunu olan 42 yaşındaki Tolga Demirel, 'Şehirde çok kısıtlı bir hayat yaşıyoruz. Dört duvar arasında tıkanmış durumdayız. Oradaki özgürlük hissini, şehirde, hiçbir şekilde hissedemiyorsun. Duygu derken o; o özgürlük hissi… Elinin altındaki malzemeyi kullanarak istediğin kadar yaratıcı olabilirsin doğada…' diyor.
'HER HAYVAN YUVASINI YAPARKEN BİZ NİYE YAPAMAYALIM?'
Demirel ailesinin ilham veren hikâyesini Tolga Demirel şöyle aktarıyor: 
Bende bu ışık ilk kez 2011 yılında gittiğim Ekolojik Mimari Atölyesinde yandı. Toprak, çamur, saman, taş, ahşap ve bunların çeşitli kullanımları ile çok farklı yapı çözümleri üretmek mümkündü. Üstelik bu malzemeler endüstriyel muadillerinin aksine, geri dönüşebilir, sağlıklı ve ucuzdu. İnsanın kendi yaşayacağı yuvayı kendisinin yapması kadar doğal birşey var mıydı? Her hayvan yuvasını kendisi yapıyorken biz niye yapamayalım?'
KEÇİ DAMI ÜZERİNE
© Milliyet 10 bin liraya kendi evlerini yaptılar!
'Bundan sonraki bir kaç yıl bizim için internette doğal yapı teknikleri ve mimari konusunda hummalı bir araştırmayla geçti. İlk yıl, baharda çadırımızı kurup bahçeyle uğraşmaya başlamış ama evi nasıl, nereye, ne kadar büyüklükte, hangi teknikle yapacağımıza karar veremeden yazın ortasını geçirmiştik bile. Sonra ziyaretimize gelen bir arkadaşımızın Ne düşünüyorsunuz? İşte keçi dama orada duruyor, sapasağlam. Kaldırın çatısını, bir asma kat yapın girin içine demesi üzerine bu keçi damı üzerinden devam etmeye karar verdik.'
'Evin yalıtımı ve büyüklüğünden son derece memnunuz. Henüz tam bitmeyen duvarlarına rağmen ısınma ile ilgili hiç bir sıkıntı yaşamadan karlı-donlu geceler geçirdik. En geniş katı 30 m2, banyo olacak eski keçi damı ve yatak katı dahil 45 m2 olan küçücük bir yuva. 3 kişilik ailemizin kötü hava şartlarında sığınak ihtiyacını karşılayacak kadar büyük; ısıtmakla, temizlikle dekorasyonla fazladan uğraştırmayacak kadar küçük.Uyku hariç, hayatının çoğu dışarda geçen kırsal insanı için ideal bir ev.'10 bin liraya kendi evlerini yaptılar!

Hiç yorum yok: