*********************
Başkalarının yaşamına ışık kattığınızda, bu ışık size de yansır.
James M. Barrie
***********************
SU DEYİP GEÇMEYİN.
Bir çok hastalığın ana sebebini anlamak için, lütfen aşağıda aktarılan bilgileri dikkatlice ve özenle okuyalım ve paylaşalım.
* Vücut su kıtlığı çektiğinde kandaki suyu kullanırsa, yüksek tansiyon hastalığına yakalanırız.
* Vücut su kıtlığı çektiğinde omurlardaki suyu kullanırsa, bel ve boyun fıtığı hastalığına yakalanırız.
* Vücut su kıtlığı çektiğinde kemiklerdeki suyu kullanırsa, gut - atrit gibi romatizmal hastalıklara yakalanırız.
* Vücut su kıtlığı çektiğinde akciğerdeki suyu kullanırsa, astım hastalığına yakalanırız.
* Vücut su kıtlığı çektiğinde pankreastaki suyu kullanırsa, şeker hastalığına yakalanırız.
* Vücut su kıtlığı çektiğinde midedeki suyu kullanırsa, ülser hastalığına yakalanırız.
* Bağırsaklarda su eksilirse, kabızlık meydana gelir ve kolon kanseri olma tehlikesi yaşarız.
* Hücrenin su eksikliği çok artarsa, beynimiz hücreye oksijen göndermeyi keser. Oksijen kesilmesi sonucunda da hücre kanserleşme sürecine girer !!!...
Hasta olmamak için vucudumuzu susuz bırakmamalıyız. Alkali - Canlı su içmeliyiz. Alkali ve canlı olmayan sular ne kadar çok içilse de vücut yine susuz kalmaktadır !!!...
Çağımızın en büyük problemi ; İçilen ölü sulardır !!!
Hasta değil susuzsunuz - Dr. F. Batmangelid
************
ANLAMLI ÖYKÜLER: KADIN VE GÖZ YAŞI....
Küçük bir erkek çocuk,annesine sordu: "Niçin ağlıyorsun?" "Çünkü ben kadınım." Diye cevapladı annesi."Anlamadım!" dedi çocuk. Annesi, çocuğu
kucaklayıp "Hiç bir zaman anlayamayacaksın!" dedi.Babasına "Baba, annem niçin ağlıyor?" diye sordu.Babanın cevabı: "Bütün kadınlar sebepsiz ağlayabilen yapıdadır" oldu.
Küçük çocuk büyüdü, yetişkin adam oldu, hala kadınların niçin ağladıklarını keşfedemedi. Nihayet öldükten sonra cennete gittiğinde Allah'a sordu."Allah'ım!" dedi: "Kadınların niçin bu kadar kolay ağlayabiliyorlar?"Allah:"Ben kadınları özel yarattım! Tüm yaşamın ağırlığını taşıyabilecek kuvvette olmasına rağmen başkalarına teselli verecek kadar yumuşak omuzlar, doğumun acısına olduğu kadar doğurdukları evlatlarının nankörlüğüne dayanabilecek iç kuvvetini verdim.
Başkalarının kuvvetinin kalmadığında; devam edecek azmi, ailesinin hastalığında; yorgunluğa pabuç bıraktırmayacak kudreti verdim.Her türlü şart altında, hatta kendilerini çok kötü incitseler de,çocuklarını sevmek duygusallığını verdim. Bu duygusallık her yaştaki çocuklarının yaralarını sarmalarına, sorunlarını dinleyip paylaşmalarına yardım ediyor.
Kocalarını tüm kusurlarıyla sevmek kuvvetini verdim.Onlara iyi bir kocanın eşini asla incitmeyeceğini fakat bazen destek ve kuvvetini deneyecek davranışlarda bulunacağını anlayacak duyarlı bir zeka verdim.
Tek zayıflık olarak kadınlara bir gözyaşı verdim...
Tamamen kendilerinin sahip oldukları,ihtiyaçları olduğunda kullanmak üzere.İnsanlık için bir gözyaşı..." diye cevapladı...
Kadını güzel yapan şey ne saçı, ne vücudu, ne de kendini ne şekilde taşıdığıdır.
Kadını esas güzel yapan sevgisini paylaşabilmesi, fedakarlığı, sorumluluğu, anlayışı, sadece bilgiye değil aynı zamanda kalbe de yönelik aklıdır.

***************
SÖZ
"Yanında olmasına izin verdiğin insanlar,
Senin nasıl biri olduğunu gösterir."
- R. Will

*****************
AYGÜL ÇİÇEĞİ...AZ BİLİNEN ÇİÇEK ...?
Yeryüzünde nadir bulunan “Aygül” çiçeği Kırgızistan’ın sadece Batken bölgesinde yetişiyor. Nisan ayında insanlar bu çiçeğin açmasını büyük bir coşkuyla karşılıyorlar. Halk arasında bu büyük bir olay olarak nitelendirilse de “Aygül” çiçeği, nesli tükenmekte olan bitkiler listesinde yer alıyor.
“Aygül” çiçeğinin tarihine baktığımızda ise iki efsane ile karşılaşıyoruz. İlk efsane, bir zamanlar birbirini çok seven iki genç varmış. Delikanlının adı Kozulan, kızın adı ise Aygül’müş. Erkek bir gün savaşa gitmiş ama geri dönmemiş. Yalnız kalan Aygül, bu duruma dayanamayıp kendini kayalıklardan atmış. Aygül’den çıkan kanlar her tarafa yayılmış ve zamanla Aygül’ün kanının değdiği yerlerden güzel çiçekler çıkmaya başlamış. Orada yaşayan insanlar bu çiçeklere “Aygül” ismini vermişler ve orada esen rüzgara ise “Kozulan” demişler. Diğer bir efsanevi ise dağın arasından süzülen ay ışığının önce bu çiçeğe vurup, sonra da etrafa yayıldığını gören köy ahalisi, ona “Aygül” adını vermişler.
https://www.facebook.com/aslihanerkisi
SİZE heart ifade simgesi
Neveser Kökdeş / Hicazkar www.facebook.com/aslihanerkisi



Hiç yorum yok:
Yorum Gönder