31 Mart 2014 Pazartesi


zencefil Kök Halinde


Zencefil; tropikal iklim karakterindeki coğrafi alanlarda yaşayan ve yetişen yumru köklü sarımtırak bir bitkidir. Düğümler şeklinde yetişen kökleri genelde toprağın 15-25 cm altındadır.
Zencefil Genel Ülkemizde hobi tarzında yetiştirme denemeleri yapılıyor olsa da aslında ülkemiz ilimine dayanabilecek bir bitki değildir zencefil.
Zencefil özellikle asya, çin, hindistan ve arabistanda çokca tüketilen ve her çeşit "bitkisel" şifa uygulamalarında kullanılan bir bitki çeşididir. Özellikle çin ve hindistan dolaylarında zencefil 2000 yıldır bilinir ve çok aktif olarak kullanılır. Örneğin çinde "zencefil bitkisi"; hazımsızlıklarda ve çeşitli mide hastalıklarında, diare(su kaybı ishal)'de ve mide bulantılarının tedavilerinde kullanılırken, Hindistanda Zencefil bitkisi; genellikle eklem iltihaplanmalarında, colic tedavilerinde(bu bağırsaklarda meydana gelen gaz spazmlarıdır ve oldukca ağrılıdır özellikle çocuklarda sık görülür) ve hayati göstergelerin düzeltilmesinde kullanılır. Aslına bakarsanız zencefil bitkisi bütün bir dünyada aranılan ve sevilen bir çeşit baharattır. Bu bitkinin bu haklı şöhreti özellikle soğuk algınlıklarana birebir olmasından kaynaklanmaktadır. Zencefil bitkisinin soğuk algınlıklarına çok iyi geldiği bütün bir dünyada bilinen bir gerçektir.
Son Olarak; zencefil asya da en azından 4,400 yıldır kullanılan iyi bir baharat ve iyi bir destekleyici şifahi bitki türüdür. Tropikal iklimlerin bereketli topraklarından bütün bir dünyaya armağandır zencefil.

Yapısal Özellikleri -Şekli Özellikleri-

Zencefil yumru şeklinde bir birine geçmiş yuvarlaklar gibi görünen bir köke sahiptir. Bu kök yerin 15-25 cm altında bulunur. Kökün üzerindeki "birbiri içine geçmiş

zencefil Kök Halinde
hissi veren açık veya koyu" halkalar su yüzeyinde yayılan dalgalar gibi yayılım gösterir. Bu bitkinin gövdesi biribirinin içine geçmiş yivli bir yapıya sahiptir. Kısımların kenarından yapraklar çıkar ve bu yapraklar yeşildir. yapraklar henüz küçükken gövdeyi saran vir ok ucu gibidir. büyüdükçe gövdeden ayrılarak yaprak şeklini ve görümünü kazanır.
Bu bitki çiçekli bir bitkidir. Çiçekleri beyaz sarımtırak veya karışık yeşl de olabilir. Pembe olduğu da vakidir(adalarda ki çeşitleri).
Etken Maddeleri nelerdir?
Bu bitkinin etkili oluşunun en önemli nedelerinden birsi uçucu yağlarının olması ve yapısındaki fenol bileşikleridir(shogaols ve gingerols). Ayrıca içerdiği nişasta, kalsiyum, B ve C grubu vitaminleri de bu bitkiyi önemli yapmaktadır.
Kullanıldığı yerlerden bazıları.
  • İştah açıcıdır,
  • Antiseptik özelliği kanın temiz kalmasını sağlar,
  • Mideyi düzenler,
  • Mide bulantılarını giderir,
  • Mide ağrılarında ve hazımsızlıkta iyi bir seçimdir,
  • Bağırsaklarda biriken ve atılamayan gazların kolaylıkla atılmasını sağlar(colic),
  • Solunum yollarını açar,
  • kanın yapısını daha akışkan hale getirir(ki bu kalbin daha rahat çalışmaı demektir)
  • Vücutta sıcaklık ve terleme meydana getirir.
  • Zencefil gerçekten iyi bir anti oksidandır(oksitleri temizler dışarıya atılmasına yardımcı olur)
  • Kalp ritminin düzene girmesini sağlar,
  • özellikle romatizmal rahatsızlıklarda bin yıllardır kullanılmaktadır.
  • Baş ağrılarını gideici özelliği vardır,Zencefil
  • Uykuyu rahatlatır,
  • Kandaki kollesterolu diğer bir çok bitkiye nazaran daha fazla oranda düşürür,
    Bu ve buna benzer daha bir çok faydaları vardır zencefilin.
  • Örnek Olaylarla Kullanım Alanları
    1- Yolculuk sırasında bir çoğumuzu taşıtlar tutar ve aslında çok da hoş geçebilecek bir yolculuk bizim için tam bir kabusa dönüşür. İş te Zencefil Çayıbunu zencefil sayesinde engelleyebiliriz. Şöyleki, Yolculuğa çıkmadan 30 dakika önce ağza alınan 1 gr. zencefil araç tutmasını engeller. Zencefilin faydaları
    2- Ameliyattan kalkan hastalara verilen ilaçlar narkoz etkisini hafifletir fakat bu ilaçların yan etkileri mevcuttur. Oysa zencefil bu ilaçlardan daha etkili bir bulantı bastırıcıdır. Ameliyat sonrası ayılmalarda 0,5gr. - 2gr. arası zencefil+100 ml. sıcak su ile ile hazırlanan infüzyon oldukca faydalı sonuçlar verir.
    3. Hamilelikte alınan günlük 1 gr toz zencefil hamileliğin mide üzerindeki etkilerini büyük oranda iyileştirir ve hatta yok edebilir de.
    4. Zencefilin soğuk algınlıklarında kullanıldığını daha önce söylemiştik. Bir fincan çay içerisine bir miktar bal karıştırılıp ardından bu karışımımız içerisine iki dilim taze zencefil kor ve az bir miktar beklendikten sonra bu karışımı içesek soğuk algınlığımız kısa sürede atlatılır.
    5. Yemeklerde ve tatlılarda kullanılan zencefil zamanla romatizmal hastalıklara çok iyi gelmektedir. Zencefil bitkisine son yıllardaki talep patlamasının sebeplerinden birisi de bu antiromatizmal özeliklerindendir.(Not: Sitemizde en çok "zencefil" bitkisi merak edilerek okunuyor.)

    Kanser ve Zencefil
    Zencefil bitkisi son zamanlarda kanserle savaşta "destekleyici tedavi olarak" kullanılmaktadır. Dünyada azımsanmayacak sayıdaki bilim adamı zencefilin "kanserle ve buna benzer tehlikeli hastalıklarla" savaşta "destekleyici tedavi olarak" kullanılabileceğini kabul etmektedir.
    Zencefilin Vücuda Alınma Yöntemleri
    1- Zencefil çaylarla birlikte alınabilir özellikle yaş zencefil dilimlenerek fincan içerisine konmuş çayda bekletilir.
    2- Toz halindeki zencefil bal ile özenerek alınabilir.zencefil
    3- Ayrıca çay, bal, zencefil karışımı da oldukca etkili bir tiryaktır.
    4- Bunlardan farklı olarak zencefil "toz olarak" 1 gramlık dozlarla doğrudan alınabilir(özellikle hamilelerde)
    5- Zencefilin diğer bir alınma yöntemi de zencefilli yemek, pasta ve tatlılarla olmaktadır.
    NOT: Zencefilin yaş ve taze olarak alınması tavsiye edilen bir yöntemdir.

    Dozaj ve Yaşlara Göre Kullanım Miktarı Ne olmalıdır?
    !!!!Önemli NOT!!!! Zencefil her nekadar mucizevi bir bitki de olsa 2 yaşın altındaki çocuklarda kesinlikle kullanılmamalıdır. Buna çok dikkat edilmelidir.
    a-Pediatrik Olarak(2 yaşın üstündeki çocuklarda)
    Zencefil 2 yaşın üzerindeki çocuklarda bulantılara karşı, colic ve bağırsak ağrılarına karşı kas ve baş ağrılarında karşı kullanılabilir. 20-25 kg a kadar olan çocuklar bir yetişkine verilecek dozun 3 de 1 i kadar bir doz almalıdırlar. 70 kg ağırlığındaki bir birey yetişkin olarak kabul edilmektedir.
    b- Yetişkinler
    !!!!Önemli Not!!!! Her ne kadar yetişkin olsanız da günlük 4 gramdan fazla zencefil almayınız. Bu doz normaldir günlük 4 gramın üzerindeki dozlar yaygın göğüs yanması şikayeti doğurur.(Yiyecekler genellikle %0.5 kadar zencefil içerir)
    1- Bulantılar ve gaz şikayetlerinde= günlük "yiyeceklerle birlikte olmak koşuluyla" 2-4 gr arasında zencefil alınmalıdır. Eğer toz halinde alınacaksa 0.25-1 gr arasında toz 1.5-3.0 mL suyla (bu 30-90 damla demektir) karıştırılır.
    2- Soğuk algınlığında, baş ağrılarında, veya grip gibi hastalıklarda= 2-3 dilim yaş zencefil veya 0.5 gr toz zencefil çay ve bal karışımına atılarak sıcak alınır. Bu seans günde 2-3 kere tekrarlanır.
    3- Adet sancılarının giderilmesinde= günlük 1 gr toz zencefil alınabilir bu tos zencefil 20-30 damla suyla extrakt haline getirilir ve 3-4 defada tüketilir. İstenirse bal veya tatlı ile karıştırılabilir.

    Toplu Uyarılar
    • Zencefili asla 2 (iki) yaşından küçük çocuğa vermeyiniz.
    • Günlük 4 gr dan fazla zencefil kullanmayınız.
    • Hazırladığınız zencefili 1 defada değilde günün değişik saatlerinde 2-3 defada tüketiniz.
    • Bir yetişkin ağırlığının 70 kg olduğunu unutmayınız.
    • Çocuklarda yetişkin ağırlığına göre dozu düşürerek veriniz. Örneğin 20 kg bir çocuk için hesap şöyle olmalıdır 70/20=3 bu durumda yetişkine hazırlanan doz 

      Bacak ağrısı:
      Bacak ağrıları çok çeşitli nedenlere bağlı olarak gelişebilmektedir.
      • Büyüme dönemlerindeki ağrılar,
      • Kasların sodyum-potasyum pompası bozukluklarına bağlı olarak sızlaması,
      • Dizlerin artrit, menisküs veya eklemlere su biriktirmesi nedeniyle rahatsızlanması,
      • Bacaklardaki dolaşım sorunlarından kaynaklanan ağrılar,
      • Leğen kemiğimizden seyrederek kalça kısmında yoğunlaşan ve buradan bacaklarımıza yayılan sinirlere kemik kas veya bozulmuş ve şişme yapmış çevresel dokularım baskı yapması,
      • Bel omurlarımızda meydana gelen fıtıklaşma bacak ağrısı sebeplerinden bazılarıdır.
      Bacak ağrısının nasıl olduğundan yola çıkarak, bacak ağrısına neden olan rahatsızlığınızı belirleyebilirsiniz.

      Büyüme dönemi ağrıları:
      Çocuklarda ve hızlı gelişme gösteren gençlerde sıkça gözlenen bir durumdur. Özellikle baldırdan başlayan eklemler etrafında sıklaşan ağrılar gözlenir. Bazen bu ağrılar şiddetli sızlamalar şeklindedir. Gün içerisinde aşırı aktif olan çocuklarda daha sık gözlenir. Geceler uykudan uyandıracak seviyeye ulaşabilir.

      Sodyum-potasyum pompası bozuklukları:
      Aşırı nemli günler, çok yorgun olunan zaman dilimleri, soğukta fazlaca kalma sinir ve kaslarda dengesizliklere yol açar ve bacaklarda ağrı ve sızlamalara neden olur. Bu ağrı ve sızıların sabit değil gezici tarzda olması sodyum-potasyum pompası bozukluklarını işaret eder.

      Diz eklemlerinden dolayı oluşan ağrılar:

      Bu ağrılar karekterstiktir. Diz eklemlerinin altında veya üstünde başlar iltihabi vakalara göre bacaklara yayılabilir. Özellkle merdiven çıkarken, namaz kılarken, dizleri zorlayarak yapılan hareketler sonrasında oluşur. Soğuk havalarda bu ağrıları tetikleyebilmektedir.

      Bel veya kalçada sinir sıkışması:

      Bu ağrılar aniden gelerek bacakların aşağısına doğru yayılır ve çok şiddetli sızlamalar şeklnde kendini gösterebilir. Ağrı veya sızlamalar bacak hareketleriyle yer değiştirir veya şiddeti artar-azalır. 

      Dolaşım sorunlarından kaynaklanan ağrılar:

      Bacak ve ayak şişlikleriyle birlikte gelişen ağrılar dolaşım problemlerine işarettir. Ancak dolaşım problemlerinde genelde iki bacak değil de tek bacak şişer veya ağrır. Damarların kendini belli edecek şekilde kabarması dolaşım problemleri fikrini perçinler. Bu duruma çok dikkat edilmelidir ve mutlaka bir doktora danışılmalıdır. Bu problemin geçiştirilmesi ayağınızı hatta bacağınızı kaybetmeye varan sorunlara neden olabilmektedir.
      *************
       





































      Bin Derde Deva ÇÖREK OTU(Hadislerde övülmüş Bitki)(nigella Sativa
      Genel Olarak
      çörek otu her derde devadırPeygamber(S.A.V) tarafından övülmüş olan çörekotu bitkisi dünyanın değişik yerlerinde değişik isimlerle bilinir ve destekleyici tedavide de bolca kullanılır. Açık mâvi renkli çiçekler açan ve 20-40 cm boyunda bir senelik, otsu bir bitkidir çörek otu. Yol kenarları ve özellikle ekin tarlaları içinde bulunur. Gövde dik ve kısa tüylüdür. Yaprakların alttakileri saplı, üsttekileri sapsızdır. Çiçekler uzun saplı ve tek tektir. Taç yaprakları iki parçalı ve bal özü bezleri taşıyan 8 tâne küçük parça hâlindedir. Meyveleri çok tohumlu olup, tohumlar siyah renkli ve oval şekillidir. Güney Avrupa, Balkan memleketleri, Kuzey Afrika, Türkiye ve Hindistan’da yetiştirilmektedir.
      Tarihi Olarak
      Çörek Otu asırlar boyunca, bitkisi ve yağı ile birlikte, Afrika’da, Asya’da ve Ortadoğu’da, günümüzde ise Amerika ve Avrupa’da milyonlarca insan tarafından “sağlıklarını desteklemek için” kullanılmaktadır. Aromatik bir baharat türü ve siyah rengi hariç susam tohumuna benzer olan çörekotu, geleneksel olarak çeşitli durumlar ve tedaviler için mükemmel bir ilaç olarak da kullanılmıştır.,
      İslam alimleri de peygamberlerinin övmüş olduğu bu bitkiye bigane kalamamış ve hakkında bolca eser yayınlamışlardır. El-biruni ve ibn-i Sina bunlardan bazılarıdır.
      Günümüzde ise özellikle Amerika ve Avrupa’nın elit bilim merkezlerinde çörek otu hakkında araştırmalar yapılmakta ve her geçen gün yıldızı parlayan bu şifalı bitki hakkında kesin kanıtlar elde edilmektedir.
      Çörek Otunun Etken Maddeleriçörek otu yagı soğuk veya sıcak presle elde edilir
      Takriben %21 protein, %38 karbonhidratlar ve %35 bitkisel yağlardan oluşmaktadır. İçeriğindeki aktif maddeler, nigellon, thymoquinon ve uçmayan yağlardır. Diğer maddeler ise, linoelik asit(Omega-6, Omega-3), oleic asit, palmitik asit, kalsiyum, sodium, potasyum, demir, çinko, bakır, magnezyum, selenium, fosfor, vitamin A, vitamin B, vitamin B2, niasin ve vitamin C dir.
      Yukarıdaki maddelerden özellikle nigellon ve thymoquinon etken maddeleri çörek otunun destekleyici özelliğiyle doğrudan alakalıdır.

      Hangi Hastalıklarda Kullanılır?
      1- İlk olarak çörek otu bir hastalık durumunda kullanılabileceği gibi günlük veya gün aşırı olarak öylesine de tüketilebilir. Aşırı alınmadığı taktirde herhangi bir yan etkisi ve zararı bildirilmemiştir.(not: Alerjinizin olmadığını var sayıyoruz.)
      2- Çörek otu Bağışıklık sistemini güçlendirir.
      3- Vücudu tahrip eden mikroplara karşı vücut direncini artırır.
      4- Kanserden AİDS e kadar bir çok hastalıkta kullanılabilir.
      5- İltihaplı vakalarda iltihap engelleyici olarak kullanılabilir.
      6- Nefes darlığı ve solunum yolları hastalıklarında iyi bir yardımcı etken olduğunu defalarca kanıtlamıştır.
      7- Çörek Otu özünün(yağından bahsediliyor) meme, prostat, cilt kanseri gibi bazı kanser türlerinde kanser hücrelerinin gelişmesini yavaşlattığı görülmüştür
      8- Bayanlarda sıkça görülen rahim ve vajinal iltihaplara iyi geldiği bilinmektedir. (Bunu, iltihabı ve akıntıyı meydana getiren mantar hücrelerini yutan vücut savunma hücrelerini destekleyerek başarmaktadır.)
      9- Çörek Otu Karaciğeri Tahripten Korur şifalı bitkiler
      10- Ayrıca bu mucizevi bitki canlılarda biriken zararlı toksik zehirleri de baskılar ve onların vücuttaki zararlı etkilerini en aza indirir. Özellikle hava kirliliği yaşanan illerimizde ki insanlarımızın bu mucizevi bitkiden her gün almaları gerçekten faydalarınadır.
      11- Kolon kanserini engeller.
      12- Şeker hastalığına Karşı sonderece fatdalıdır.
      13- Yüzyılımızın hastalıklarından birisi de alerjidir. Özellikle gelişmiş ülkelerin insanları “nedeni anlaşılamayan bir şekilde” hemen hemen her maddeye karşı alerji geliştirebilmektedir. Çörek otunun alerjik reaksiyonlarda vücudu baskılayıcı rol oynadığı Berlin Charite Ünv. Tarfından kanıtlanmıştır.
      14- Egzama gibi rahatsızlıklarda çörek otu iyi bir iyileştiricidir.
      15- Romatizmal hastalıklar.
      16- Mide rahatsızlıkları ve reflü.
      17- Böbrek hastalıkları.
      18- Alkolün zararlı etkilerinin en aza indirilmesi.
      19- Kalp damar hastalıkları.
      20- Anti oksidan oluşu.
      21- Kolesterolün düşürülmesi.
      22- Hiper Tansiyon(yüksek tansiyon) vakalarında.
      23- Uyarıcı etkilerinden dolayı; hemoroit, hepatit, nezle, ishal, öksürük ve tenya gibi etkiler.

      En genel Olarak Çörek Otunun Faydaları Şu Şekilde Sıralanabilir;

      • Mikrop, virüs ve mantarlara karşı öldürücü tesire sahiptir.
      • İfraz boşaltıcı ve solunum borusunu genişleticidir.
      • Kansere karşı koruyucu etkisi vardır.
      • Kan şekerini düzenler.
      • Yorgunluk halini giderip zindelik verir.
      • Damar hastalıklarını önler.
      • Cinsel gücü arttırır.
      • Hazmı kolaylaştırır.
      • Vücuttaki toksinleri süzerek atar.
      • İdrar söktürücü özelliği ile safraya iyi gelir.
      • Yaraların çabuk iyileşmesini ve hücrelerin yenilenmesini hızlandırır.
      • Alerjileri önler. Çörekotu• Savunma sistemini dengeler.
      • Hormon sistemini ve ruh hâlini sağlamlaştırır.

      Hastalıklara Göre Çörek otunun Kullanım Şekilleri;

      Astım ve Bronşiyal Problemler (Uzak Doğu, Orta Doğu ve Malezya)
      Kahve içerisine bir çay kaşığı Çörek otu yağı karıştırılır. Günde iki defa alıır. Aynı zamanda, her gece Çörek otu yağı ile göğüs ovulur ve kaynar su içindeki Çörek otu yağının buharı nefesle içeri çekilir.

      Sırt ağrısı ve diğer Romatizma çeşitleri (Orta Doğu ve Malezya)
      Az bir miktar Çörek otu yağı hafifçe ısıtılır ve daha sonra romatizmalı alan yoğun bir şekilde sıvazlanır. Günde üç defa da yağdan bir çay kaşığı içilir.

      Şeker Hastalığı (Hindistan)
      Bir fincan bütün Çörek otu, bir fincan su teresi veya hardal tohumu, yarım fincan nar kabuğu ve yarım fincan şahtere otu karıştırılır. Toz haline getirmek için mikserden geçirilir. Bir ay boyunca, Hergün kahvaltıdan önce bir çay kaşığı Çörek otu yağı ile birlikte bir çay kaşığı karışım alınır.

      İshal (Hindistan ve Orta Doğu)
      Bir fincan yoğurt ile bir çay kaşığı Çörek otu yağı karıştırılır. Belirtiler kayboluncaya kadar karışımdan günde iki defa içilir.

      Kuru Öksürük (Orta Doğu ve Kuzey Afrika)
      Kahve içerisine bir çay kaşığı Çörek otu yağı karıştırılır ve günde iki defa alınır. Göğüs ve sırt Çörek otu yağı ile ovulur.

      Grip ve Burun Tıkanıklığı (Genel)
      Herbir burun deliğine 3-4 damla Çörek otu yağı akıtma, burun tıkanıklığını ve kafanın soğuk algınlığı ızdırabını giderebilir.

      Saçın Kırlaşması(Genel)
      Çörek otu yağı ile düzenli bir şekilde saçlara masaj yapılması, saçların erken kırlaşmasını önleyebilir.

      Saç Dökülmesi(Hindistan ve Orta Doğu)
      Kafa derisinin tamamına limonu darbeli bir şekilde sürün ve takriben 15 dakika böylece hareket edin. Sabunlayın. Durulayın ve saçların tamamını kurulayın. Daha sonra Çörek otu ile kafa derisinin içine masaj yapın. Kahve veya çaya bir çay kaşığı Çörek otu yağı karıştırarak için.

      Saman Nezlesi (Orta Doğu)
      Bir yemek kaşığı Çörek otunu bir bardak limon suyuna karıştırın. Belirtiler giderilinceye kadar, günde iki kez alın.

      Baş ağrısı (Genel)
      Alın ve kulaklara yakın yüz kısımları Çörek otu yağı ile ovulur ve kafa bandajlanır. Aynı zamanda bir çay kaşığı Çörek otu kahvaltıdan önce alınır.

      Sağlıklı Cilt (Hindistan)
      Bir çorba kaşığı Çörek otu yağı ile bir çorba kaşığı zeytin yağı karıştırılır. Bu karışım ile yüz ovulur ve en az bir saat böyle devam edilir. Sabunla yıkanır ve durulanır.

      Yüksek Tansiyon (Hindistan)
      Kahvaltıdan önce her sabah iki diş sarmısakla birlikte herhangi bir içeceğe bir çay kaşığı Çörek otu yağı karıştırarak alın. Çörek otu yağı ile bütün vücudunuzu ovun ve üç günde bir kez 1.5 saat güneş ışınlarına maruz bırakın. Bu işlemlere bir ay devam edin.

      Uyuşukluk ve Yorgunluk (Türkiye)
      Bir bardak saf ve taze portakal suyu ile bir çorba kaşığı Çörek otuna her sabah 10 gün boyunca devam edilir.

      Hafıza Düzeltme (Orta Doğu)
      100 mg kaynatılmış nane içerisine bir çay kaşığı Çörek otu yağı karıştırılır ve 15 gün içmeye devam edilir.

      Kas Ağrıları (Genel)
      Ağrıyan yerler Çörek otu yağı ile ovulur.

      Sinirsel Tansiyon Stresi (Hindistan)
      Bir fincan çay veya kahve ile bir çay kaşığı Çörek otu günde 3 kez alınmaya devam edilir.

      İktidarsızlık (Genel)
      200 g zeytin yağlı öğütülmüş Çörek otu tohumu, 100 g günlük, 50 g Çörek otu yağı, 50 g zeytin yağı, 200 g saf bal güzelce karıştırılır. Her öğünden sonra bir çorba kaşığı alınır.

      Uyku Bozukluğu (Genel)
      Balla karıştırılmış herhangi bir sıcak içeceğe bir çay kaşığı Çörek otu yağı ilave edilip akşamları içmeye devam edilir.

      Diş ağrısı ve Diş eti iltihabı (Genel)
      Önce sirke ile birlikte Çörek otu tohumları pişirilir. Çörek otu yağı ilave edilir. Diş ağrısı ve diş eti iltihabını gidermek için bu karışımla ağızda gargara yapılır.

      Ülserler(Yaralar) (Endonezya ve Hindistan)
      Ateş üzerinde Çörek otu tohumları kavrulur. Süsen kökü yağı ile veya kına bitkisi yağı ile karıştırılır ve merhem haline getirilir. Daha sonra cerahatlı yaralar üzerine yayılır. Sonra sirke ile muamele edilerek yıkanır.
      Çörek otu Tohumu mu? Çörek otu yağı mı?
    • Tezde Çörek otu tohumunun lifli yapısının sindirilemediği bu durumun çörek otunun etkinliğini azatlığı savunulmaktadır. Bu durumda çörek otu yağının daha faydalı olduğu söylenir. Çörek otu
    • tezde ise çörek otu tohumundaki lifli yapının tohumda bulunan etken maddeleri vücuda yavaş yavaş ama etkili bir biçimde verdiği ve aşırı dozları engellediği söylenir.
Bu iki tezin de bilimsel verilerle kanıtlandığı söylenemez. Kimin haklı olduğunu ancak uzun yıllar deneme yanılma yöntemi bize gösterecek.
Ticari şekilleri ve Temininde Dikkat Edilecek Hususlar
Değerli ziyaretçilerimiz gerek sitemizdeki sponsor bağlantılardan gerekse internetten arayarak çörek otu tohumu ve çörekotu yağının ticari takdimlerine ulaşabilirsiniz. Ancak, dikkat etmeniz gereken en önemli şey Çörek otu yağının nasıl elde edildiğidir.
Çörek otu yağı 2 türlü elde edilmektedir. 1. si soğuk pres yoluyla. 2. si sıcak pres yoluyla. Sıcak pres yolunda daha fazla çörek otu yağı elde edilir ve bu soğuk presten daha hızlı ve daha az masraflıdır. Fakat sıcak pres sırasında çörek otu yağı ısıya dayanamaz ve özelliklerini yitirir. Bundan dolayı biz sıcak pres yöntemiyle elde edilmiş çörek otu yağını tavsiye etmiyoruz. Bir ürünü alırken özellikle sorun ve soruşturun tercihiniz soğuk pres yoluyla elde edilmiş çörek otu yağı olmalıdır.

Hiç yorum yok: