GİTMEKTİ BENİM PAYIMA DÜŞEN
Evet gittim! Gittim evet! Affet beni...
Ama arkamdan deme sakın vefasız
...çünkü kaçmak düşmüştü benim payıma
anlımıza böyle yazılmış yazgımız.
Ne yaparsın hayat bu; çok acımasız.
Yakan ve yıkan
“onulmaz acılarla taçlanan!”
ki bu aşktır beni
günahların ve çılgınlıkların ortasına atan.
Gözyaşlarım silebildi ancak
hasret öpücüğünün dağladığı
merhemsiz kalmış dudağımı.
Ve gittim!
Varlığım hatırlansın diye bu yarım kalan ezgide
gittim, kurtarmaya onurumu bilinmeyenlerle.
Evet gittim! Gittim ama
ne olur artık nedenlerini sorma.
Benim onulmaz aşkım, senin arzuların
sonra döktüğümüz gözyaşları.
Artık çıkmıştı gizemlerimiz
sakin ve karanlık zulasından dışarı
ve aydınlatmaktaydı sokağı
sanırsın ki sabahın ilk ışıkları.
Evet gittim! Kurumuş gözpınarlarımla.
Yaşamın eteğinden tutarak, ve de karanlığında
Evet! Evet Gittim!
Yeri ve yurdu belli olmayan bir mezarın
soğukluğunda.
Çünkü ben yenilmiştim artık bu kavgada.
Evet kaçtım!
Çünkü dayanamam artık parıldayan gözlerdeki yaşa.
Evet kaçtım!
Çünkü duramam bu acımasız tufanın karşısında.
Ve düştü bana yardan ayrılık
kaldı geriye örselenmiş bir vicdan ve bir kalp!
O da kırık!..
Ey onulmaz bir derde düşen gönül!..
Kavrul kendi sıcaklığınla
ve bir daha asla bende kıvılcım arama.
Hayalim ki bir kıvılcımın asiliğinde dağılmaktı
evrene
şimdi ise olmuşum bir kuş; hem de esir düşmüş bir
kafese...
Örselenen bu yürekle döndüm ben bir deliye.
Haykırdım acılarımı karanlığın dipsiz kuyularına
ve de ağladım kara yazgıma.
Pişmanım tüm söylediklerime
ama olan olmuş artık ne fayda.
Gördüm şimdi!
Şimdi gördüm ve de anladım ki:
layık olamam
sana ve aşkına.
Füruğ FERRUHZAD
Türkçesi: Fahri ÖZDEMİR-
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder