15 Haziran, 08:19
Şartlar yani olmazsa,
olmazlar bir mecburiyet ilkesi...
Oysa geçmişin getirdikleri değil midir;
birikimlerin oluşmasından,
kaynaklanan bir sonuç değil midir?
Tohum toprağa ekildiği gün gül olmaz,
Bülbül yumurtasını kırdığı an,
ötmez çünkü şartlar el vermiyordur daha.
Önce ekilmeli toprağa tohum ve kök salmalı,
sarıp sarmalamalı .
toprağı beslenmeli .
toprağın bağrından yırtmalı ,
sonra kendi kabuğunu ,
sonrada yarmalı toprağı,
ve gülümsemeli güneşe ,
bakın bahar geliyor demeli...
Sonra dallanıp budaklanmalı,
güneşin okşarcasına sunduğu,
sıcaklığını ve ışığını almalı.
kökün toprağın ,
bağrından koparıp getirdiği suyla beslenmeli,
ve yeşermeye başlamalı yaprakları..
. Ona renk veren,
yaprakları rüzgârlara emanet etmeli...
Sallanmalı usulca rüzgâr yönünde...
Tomurcuk tutmalı sonra,
içindeki gizli hazinesini ,
tüm dünyadan saklamalı,
yapraklarıyla ve büyütmeli usulca içinde..
. Nihayet açılmaya ,
başlamalı yapraklar,
gizli hazinesinden ilk demleri göstermeli,
ilk renklerini paylaşmalı .
güneşle ve işte geldi demeli bahar,
olanca içtenliğini sunmalı ,
ve saçıla bildiği kadar saçılmalı ,
sonra rüzgârlarla dağıtmalı kokusunu,
süslemeli önce dalını ve,
onu var eden toprağını kalmalı öylece,
öylece kalmalı kala bildiği kadar,
Sonra ona renk veren,
yapraklar en uçtan başlayarak ,
kurumaya başlamalı,
yavaş, yavaş usulca, gittikçe ,
derinlere doğru bir döne.
tüm dünyadan gizlediği,
yapraklarıyla sarıp içinde ,
beslediği yere doğru ve,
kurumalı artık yaprakları.
Dal taşımaktan aciz artık kök ,
çoktan vaz geçti beslemekten ,
ve güneş, güneş olanca ,
haşmetiyle yakıyor artık ya rüzgâr,
rüzgâr ayırmak için sarsıyor yet.
diyor artık sen baharı getirdin ,
şıyan dalından haşin bir ,
varlığı savruluyor rüzgâr istikametinde...
Düşüyor varlığını ona veren tohumun ,
yararak çıktığı toprağın üstüne,
kuruyan yaprakları dağılıyor,
ve karışıyor toprağa...
Bu bir şarttır kuruyup toprağa karışmak...
Bu bir sonuçtur bir mecburiyettir .
bu elde olmayan istenmeyen bir sondur belki...
Peki,bunu şart yapan mecburi ,
kılan toprağa tohum olarak,
ilk atıldığı andan itibaren ,
toprağa karışacağı ana kadarki gelişim değil midir ,
geçmişin getirdikleri geçmişle,
beraber süregelenbirikim değil midir?
Sonuç bir mecburiyet ilkesidir evet,
sonucu mecburi kılan onu ver,
eden geçmiş değil midir?
Her mecburiyet her şartlanmışlık ,
bir oluşumun bir yaşanmışlığın .
meyvesi değil midir?Bülbül ötmez.
yumurtasından ilk çıktığı an,
çünkü gelişimini tamamlamamıştır .
daha ne bir şartlanmışlığı vardır.
ne de bir mecburiyet...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder